10 KASIM ATATÜRK'Ü ANMA GÜNÜ
ATATÜRK tarih boyunca yetişen en büyük önderlerden birisidir. Hayatını Türk Milleti ve onun bağımsızlığına adamış, milli birliğimizin, bağımsızlığımızın, çağdaşlık ve aydınlanmanın simgesi olmuş, üstün nitelikleri, kişiliği ve düşünceleri ile yaşadığı çağa damgasını vurmuştur.
“Kurtuluş Savaşımızın başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 86’ncı yılında özlem, saygı ve minnetle anıyoruz
ATATÜRK VE ÇOCUK ÇOBAN
ATATÜRK, Antalya'ya gidiyordu. O sırada İtalyan diktatörü Musolini abuk sabuk nutuklarında, Türkiye'yi de hedef tutuyordu.
Yolda mola verildiği bir sırada, uzaktan bir Türkü sesi ATATÜRK'ün ilgisini çekmişti. Etrafı aradılar, Türküyü bir çoban söylüyordu. Çobanı getirmeleri için emir verdi, getirdiler. Çocuk yaşını henüz geçmiş bir genç çoban. ATATÜRK:
- Türküyü sen mi söylüyorsun? diye sordu. Çoban:
- Evet, deyince:
- Sesin çok güzel, okuman da fena değil. Burada da söyle de dinleyelim.
Genç çoban nazlanmadan, yadırgamadan başladı: (Demirciler demir döğer tunç olur...) Türkü bitmişti. ATATÜRK ellerini çırptı ve alkışladı ve yüksek sesle:
- Biis... biis, diye bağırdı.
Genç çoban bundan hiçbir şey anlamamıştı. ATATÜRK izah etti:
- Biis demek, beğendik, bir daha söyle, tekrar et demektir.
Çoban Türküyü tekrarladı. O zaman ATATÜRK, cebinden bir elli lira çıkardı çobana verdi. Çoban paraya baktı ve memnun bir tavırla:
- Biis... biis diye bağırdı.
ATATÜRK, bu zeki hareket ve cevap karşısında o kadar memnun oldu ki, bir elli liralık daha çıkarıp verdi ve yanındakilere:
- İmkân olsaydı da, Musolini şu sahneyi görseydi ve cevabı işitseydi, hangi millete nutuk söylediğini anlardı.
Atatürk’ün “En büyük eserim” diyerek gençlere emanet ettiği, demokratik, laik, sosyal ve millet egemenliğine dayalı hukuk devleti olan Cumhuriyetimiz, bu ülkede yaşayan tüm bireylerin çabalarıyla ilelebet payidar kalacaktır.